“Ağzının tadını bilenler için yeşil altın” olarak anılan kabak çekirdeği yağı, geçmişten günümüze birçok kabak türünden elde edilerek kullanılmıştır. Türkiye’nin hemen her yerinde yetişen ve sakız kabağı olarak adlandırılan türün yağı da ülkemizde uzun zamandır kullanılmakta ve yararları halk arasında nesilden nesile aktarılarak günümüze kadar ulaşmayı başarmıştır. Dünyanın hemen her yerinde yağ çıkarımına uygun kabak türleri vardır, dolayısıyla bitkinin kökeni ya da yağının çıkarılmasıyla alakalı tarihi bilgiler net değildir. Avrupa, Balkanlar ve Orta Avrupa’da kabak çekirdeği yağı bol miktarda tüketilir. Kökeni ve doğallığının korunması için kabak çekirdeği yağı Avrupa Birliği tarafından koruma altına alınmıştır. Tarih boyunca mutfak kültürünün bir parçası olsa da içeriği anlaşıldıktan sonra takviye gıda ve fitoterapik uygulamalarda da sıkça kullanılmaya başlanmıştır ve kanıtlanmış birçok etkiye sahiptir. Tüm bunların dışında, yeşil altın salata sosları, haşlanmış sebzelere aroma verici, yoğurtla ve cacıkla ya da diğer mutfak yağlarıyla da karıştırılıp kullanılabilir. Karakteristik tadı ve faydalarıyla günlük diyete eklenebilir.

Dahili: Günde 1 tatlı/yemek kaşığı kabak çekirdeği yağını doğrudan tüketebilir veya salatalarda sos olarak da kullanabilirsiniz.

Topikal kullanım: Herhangi bir cilt hassasiyetini en aza indirmek için kabak çekirdeği yağını cildinizde küçük bir bölgeye uygulayıp 24 saat boyunca gözlemleyin. Herhangi bir istenmeyen durum olmadığı taktirde uygulamaya geçebilirsiniz. Kabak çekirdeği yağını aynı zamanda Hindistan Cevizi Yağı, Tatlı Badem Yağı, Sarı Kantaron Yağı gibi diğer taşıyıcı yağlarla seyreltebilir veya birlikte kullanabilirsiniz.